II.Ramses Barış antlaşması
II.Ramses Barış antlaşması
Hitit kralı 3. Hattuşili ve mısır firavunu 2.Ramses arasında imzalanan ebedi barış
Hitit toplumunda en acınası durumda olanlar, toplumum en seçkin sınıfına mensup kadınlar olan kralın kızlarıydı. Bu kadınların kralın yabancı meslektaşlarına veya önemli tabi hükümdarların yataklarına gönderilen, diplomatik anlamda son derece değerli varlıklardı.
Genelde Hitit prenseslerini içeren evlilikler Hatti ve dönemin devletleri arasında ittifaklar kurulması veya bunun güçlendirilmesi için önemli bir yöntemdi MÖ 1259 yılında geçen bir örneğe bakalım Hitit kralı 3. Hattuşili ve mısır firavunu 2.Ramses arasında imzalanan ebedi barıştan hemen önce Hattuşili kızlarından birini firavunla evlenmek üzere Mısıra gönderdi.
Prenses kızın Mısır yolculuğu
Bir çokez kraliyet çöpçatanı olarak faliyet gösteren kralın eşi Puduhepa. Prenses kızının mısır yolculuğu ve evliliği için hazırlıklar yaptı. Bu durumu puduhepa ve ramses’ in birbirine yazdıkları tabletlerden biliyoruz. Mektuplarda geçen bazı ifadeler iğneleyicidi.
Firavun , prensesi göndermekte geciktiği için Puduhepa’yi azarlarken ,kraliçede bunun karşılığında firavunun servet düşkünü olduğunu amacının Hattuşadan gelecek servet olduğunu belirtiyordu. Nihayet tüm hazırlıklar tamamlandıktan sonra prenses Mısır‘ a gönderildi. Ramseste onu tantanalı bir törenle karşıladı ve prensesin ailesine yazdığı mektupta coşkulu ifadeler kullandı.
Prensesin Kısırlık sorunu
Ne yazık ki soylu çift sonsuza kadar mutlu yaşamadı başlangıçta Hitit prensesine abayı yakan Ramses. Puduhepa ve Hattuşilinin düşündüğü gibi prensesi baş kadinı yapmadı. Üstelik bu evlilikten hiç çocuk doğmaması Hattuşili için hayel kırıklığı olmuştu. Üstü kapalı bir şekilde Remses’ in erkekliğini eleştiren Hattuşili, birlikteliğin meyve vermemesinden yakındı.
Firavunun bu işe uygun olmadığını ileri sürdü. Bu son derece haksız bir tutumdu zira ramses’in 100’den fazla çocuğu oldu. Ancak bunların hiçbirinin annesi Hitit prensesi değildi
Prensesin Anî Kayboluşu
daha sonra prenses ortalardan kayboldu ve Nil’in öte yakasında sarayına çekilip keder dolu bir yaşam sürdü. Görüyoruz ki kadının antik çağın otesinden günümüze değin toplumdaki yeri erkek egemen kuvvetlerce hep istismar edilmekte onlar bir bakıma cinsellik köleleriydiler. Devletler arası ilişkileri düzenleme ve siyasî bağları koruma amacıyla kullanılan birer araçtan farksız.
II.Ramses Barış antlaşması yazımızı okuduğunuz için teşekkür ederiz.
Diğer bir yazımızda Zeus Kimdir Tanrıların Kralı hakkındaki makalemizi okuduğunuz için teşekkür ederiz.
