Antik PersArkeoloji🌐MS.MÖ Savaşlar

Issos Savaşından Kesitler -1

Issos Savaşından Kesitler -1

Issos Savaşı. Gökyüzü güncesi, o gece yunan karargahını saran derin korkudan bahseder. Karşılarında kendilerinden 5 kat büyük bir ordu duruyordu çeşitli uluslardan oluşan pers ordusu çapraz düzende konumlanmış, sıra dağlara paralel bekliyordu .Hemen karşılarında yunan karargahı vardı askerler PHOBOS ‘a dualar ediyor adaklar sunuyordu ,pers kampında ise herşey sıradandı MECUSİ RAHİPLER kurbanlar kesiyor, kanlı iç organları yorumluyor kil tabletlere işliyordu .ZÜHRE YILDIZI demişti bir rahip imparatorun burcuna girmişti onu zaferle onurlandıracak sonsuz zaferler bahşedecekti. Bu unutulmuş sahilde şafak sökmeye başlarken hareketlilik iyice artmıştı ,zira bir pers imparatoru kazanacağı zaferlerle kendini kanıtlamalıydı bu durum imparator soyunun bir nişanesiydi .Tüm sahip olduklarını ve mahiyetini yanında getirmişti,onlardan kutlu zafere şahit olmalarını bekliyordu.

Sabahın ilk ışıklarında pers öncü süvarisi tacize başlamış, yunan kampını bir telaş sarmıştı. Durmak bilmeyen sapancı atışları karşılık veriyor ,bu atışlar süvarinin hızını kırsada bütünlüğü sağlamak hiç kolay olmuyordu . Binlerce savaşçının sağır eden homurtusu ve o sert kişnemeler işte mahşer bu olmalıydı kılıç kalkan sesleri , genzi yakan toz bulutu HADES çoktan yeryüzüne çıkmış ve ruh avı başlamıştı. Ordular 2 metre ötesini göremiyor hiçlikte düzensizce ilerliyordu. kontrol tamamen kaybolmuştu ki derinden bir ses duyuldu ,General parmenion ve yoldaşlar taburu zamaninda yetişmiş kargaşaya dalmış umutsuz Birliği bir stadion geriye çekmeyi başarmıştı. Nihayet bu acı çarpışma böyle başlamış, ordular düzenli konumlarına geçmişti Karşı cephede 9 ayrı ve herbiri 10 bin yaya savasçıdan oluşan yan yana dizilmiş pers Askerleri vardı . Hemen önlerinde sağ baş köşede 7 ayrı bloktan oluşan 10 bin asker bulunuyordu, Bunlar çeşitli uluslardan ve köle haklardan oluşurken her birinin kendine has silahları ve giyimleri dikkat çekiciydi Hemen önlerinde sol kanatta ise 7 ayrı bloktan oluşan oryantal halklar başta iskitler ,baktria savaşçıları ,sogdia süvarisi ve Mısır binicileri dikkat çekiyordu bu muazzam ordunun hemen merkezinde KRAL DAREUS ve 10 bin ÖLÜMSÜZ savaşçısı gelirken cephenin merkez duvarını MED savaşçıları oluşturuyordu .PERS ordusunda durum böyleyken yunan ordusu henüz yeni toparlanmış , kendisinden 5 kat büyük bu orduya karşı düzene geçmeye zorda olsa başlamıştı.Ordunun ön sırasını LARİSA adını verdiğimiz ve herbiri yaklaşık 8 metre uzunluğunda mızlarklar taşıyan ,yaklaşık 15 bin kişiden oluşan PHALANKS birligi koruyordu.Bunların organize ilerleyişi bir MOMENTUM etkisi yaratacak ve ve düşmanı biçip geçecekti, Sol köşede GENERAL PARMENİON 10 Bin kişilik yoldaşlar birliğiyle hazır beklerken sağ köşede ise İSKENDER ve HEPAİSTİON yaklaşık 10 bin kişiyle savunma kurmuştu ve ordunun etrafını saran yunan sapancısı yaya birlikler halinde her noktaya dağılmış ve çarpışma an meselesiydi

Catışmalar çetin ve kanlıydı tarihler MÖ 5 kasım 333 yılını gösteriyordu. Pers merkez kuvveti atağa kalkışmış ancak yunan sapancı direnişi karşısında çekilmek zorunda kalmıştı. merkezi savunma kurulmuş olsada, ok ve taş yağmuruna karşı durulamıyordu Pers süvarisi boşluktan faydalanmış bir dizi yunan birliğini ezip geçmişti fakat kendilerini bekleyen sürprizden habersizce ilerliyorlar ,organize dizilmiş PHALANKS mızraklarına hedef oluyorlardı. Dizi dizi mızrağa geçirilen süvari ayaklar altında eziliyor ; bu durum pers merkez hattında çözülme yaratıyordu, iskender ve yanındakile pers süvari hattını soldan kuşatmış adeta bir Mengene yaratmıştı dolayısıyla süvariye eşlik eden yaya birlikler de çembere alınmış adeta ÖRS ÇEKİÇ etkisine maruz kalmıştı.Gelişmeler böyleyken, Durumu farkeden DAREUS 1 stadion geri çekilerek zırhlı birliklere hücum emri vermişti .burada , ISSOS denen bu vahşi kıyıda coğrafi koşullar avantaja dönüşmüş ,büyük bir zafere evrilmişti bahsettiğimiz üzere DAREUS çekilir ve geride tüm varlığını bırakır buna Arguvan işlemeli kaftanı, MAZDA altın işlemeli arabası ve Ailesi tüm varlığı esir düşmüş kendisi ırak topaklarina çekilmişti fakat savaş devam ediyordu dağ ile yunan PHALANKS birlikleri arasında sıkışan pers kuvvetleri burada yenilgiyi yaşamış zafer iskender ve 45 bin yunanlının olmuştu

Günün bu saatinde, bu ıssız ve büyülü ortamda hava son derece ağırdı; böyle de olmalıydı zaten; çünkü göksel Ateş’in tanrısal doğasının biçimlerini ve devinimlerini kazanabilmesi için özgün kaynağına, Tanrıların Katı’na dek
uzanabilmesi gerekiyordu. Zirvede süzülen leş kargaları, sağır eden inlemeler, tozun dumana karıştığı bu mahşerde toprağa karışmış kanlı çamur ve etin demir ile buluştuğu bu vahşet etrafa çılgınca koşturan binek hayvanları fotoğraf tam olarak buydu .Uzun, acılı, inişli çıkışlı bir çarpışma olmuştu ortalık dışkı kokuyordu şişen cesetler kendini salmış pis koku havaya karışmış, insan genzini tıkıyordu . Sıra savaş ganimetlerine gelmişti, özellikle öldürülen askerlerin ve telef olan hayvanların zırhını çözmek kolay değildi Şişmiş cesetler zırha dolmuş taşıyordu ,ortalık kan deryası olmuş kanlı balçıkta yürümek imkansız hale gelmişti işte ıssos savaşı böyle bir ortamda gerçekleşmiş ve sonuçları derin olmuştu zira yunan harekatını durdurmak artık bir mucizeydi ele geçirilen ganimetler oldukça değerliydi Dareus’un geride bıraktığı altın işlemeli arabası, AİLESİ ve yüklüce altın hesapsızdı.

Yazının Devamı…


Arkeoloji defterim

m-Aslan

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu