Pers İmparatoru Kambryses ve Mısır istilası
Pers İmparatoru Kambryses ve Mısır istilası
Pers İmparatoru Kambryses. Babası Büyük Kiros’un hükümranlığı sırasında Ahameniş İmparatorluğu geniş toprakları istila etmekte ve artık Ortadoğu’ya tam anlamıyla diz çöktürmek için planlar yapmaktaydı. Kambises babasının hükümdarlığı sırasında halef ilan edildi. Babası Orta Asya’da fetihler yaparken bir savaşta ölmesi üzerine kral ilan edildi. İlk iş olarak babasının başlatmış ancak tamamlayamadığı Orta Doğu fethini tamamladı. Fetihlerin tamamlanmasının ardından imparatorluk sınırları Ceyhun ve İndus Nehirlerinden Sina yarım adasına uzanıyordu. Artık sıra Nil Nehrinin hakimi Mısır’a gelmişti. Bu sırada Mısır’ı 26’ncı Hanedan mensubu III.Psamtik yönetmekteydi. Savaş’ın başlamasından henüz (6 ay veya 1 yıl) önce tahta geçmişti.(M.Ö. 526) Ve savaş nihayet M.Ö. 525 te başladı. Savaş Mısır’ın kuzeyinde bulunan Pelsium’da gerçekleşecekti. Pers İmparatoru önce ordusuyla sahrayı rahat ve zararsız bir şekilde atlatmak için Arap kabilelerle anlaşma yaptı.Araplar anlaşmaya göre ordunun su ihtiyacını karşılamakla mükelleftiler. Firavun ise Pers Ordusundan yönetimi altındaki Mısır’ı korumak ve Persleri savaşta yenebilmek için yollar aramaya koyuldu : Yunanlı paralı askerlerle anlaştı.Ancak Yunan kuvvetleri (Polycrates yönetimindeki ordu) geniş ve büyük donanmasıyla müttefikleri Mısırlılara karşı Perslerin yanında olmayı tercih ettiler.
Savaş Firavun ve orduları için tam bir felaketti. Gazze ve Memphis şehirleri Perslerin eline geçmiş, orduları dağılmış ve daha yeni tahta çıkmış olan Firavun öldürülmüştü. Yani bu muzaffer Pers orduları için Mısır’ın da boyun eğmesi anlamına geliyordu. “Bütün memleketler Perslere boyun eğmişti” Mısır’da Pers Hanedanlığı dönemi, Kambises’in Firavun ilan edilmesiyle başlamış oldu. Kambises bu fethin ardından gözünü Afrika’ya ve Kartaca’ya dikti. Ancak Afrika içlerinde ordusu (yaklaşık 50.000 kişi) bir çöl fırtınasında yok oldu. Kartaca’nın işgali planı da Fenikeli denizciler tarafından engellendi. Kambises Mısır’da kutsal sayılan bir boğayı (Apis Boğasını) kesmesi halkı sinirlendirdi ve o delilik ile cezalandırıldı. Mısır’dan bir türlü ayrılamaması ve sürekli cinnet krizleri geçirmesi kendisine muhalif olanları harekete geçirdi. Hatta birisi İran’da kendisini Şah bile ilan etti.Kambises bu isyanı bastırmak için harekete geçtiyse de bir cinnet krizinde intihar etti. Yerine kardeşi Bardiya kral ilan edildi.
Heredot kabryses ve mısır seferi için aydınlatıcı bilgiler verir.
Pers imparatoru Kambis, Mısır seferine çıkarken zaferinden emindi. Çünkü bütün kâhinleri ittifak halindeydi. Zühre yıldızı demişlerdi hep bir ağızdan; ‘İmparatorun burcuna girdi.’ Mısır’ın fethi yakındı. Öyle de oldu. Kırk gün kırk gece sürdü Nil’in yanı başındaki savaş. Ve Mısır düştü. Ama önceden müjdelenmiş bu fetih acımasız Pers İmparatoru’na kâfi gelmedi. Merkiz Kalesi’nin önüne bir otağ kurdurdu ve mağlup Mısır Kralı Kısamelutu’yu huzuruna çağırttı. Amacı belliydi: Mağlup kralı daha da aşağılamak. Muzaffer Pers alayları otağın önünden geçti önce. Ardından da mağlup Mısır ordusunun Generalleri; başları önde ve yüzlerinde horlanmanın utancı. Generalleri öteki rütbeli askerler izledi; süngüsü düşmüş Mısır ordusunun sefil artıkları… Hangi Kral bu utanç verici manzara karşısında aşağılanmanın ezikliğini duymaz ki? Oysa Mısır Kralı gözünü kırpmamıştı, öylesine gururluydu, öylesine soğukkanlı. Perişan bir halde önünden geçen ordu sanki kendi ordusu değilmiş gibi. Sonra Kral’ın sevgili kızı Mısır Prensesi geçti otağın önünden beş paralık bir cariye kılığında. Pers ordusunun çirkin bir aşçı yamağı saçlarından tutup sürükledi prensesi. Bunu gören Mısır ahalisinin acı çığlığı yeri göğü inletti. Hangi yürek o güzeller güzeli prensesi böyle bir düşmüşlük içinde görmeye katlanabilir? Fakat Mısır Kralı’nın kılı dahi kıpırdamamıştı. Bir aşçı yamağının cariyesi olan kız sanki kendi kızı değilmiş gibiydi. Az sonra kralın biricik oğlu veliaht prens geçti otağın önünden… Kolları bağlı, ayakları prangalı, iki yanında dağ gibi birer Pers askeri darağacına doğru sürüklediler veliaht prensi ve hemen oracıkta idam ettiler. Fakat Kral kılını bile kıpırdatmadı. Az önce idam edilen oğul sanki kendi oğlu değilmiş gibi… Sonunda hizmetçisi geçti otağın önünden. Mısır Kralı yerden yere attı kendisini. Hizmetçisini zincire vurulmuş görünce acımasızca yumruklar göğsünü, dövündükçe dövündü, iki gözü iki çeşme… Pers İmparatoru hem memnundu bu manzaradan hem de hayretler içindeydi.